Yazının icadı ve önemi

Yazının icadı 
Mezopotamya'da yaşayan Sümerler M.Ö. 3500 civarında yani günümüzden yaklaşık 5500 yıl önce çivi yazısını kullanılmaya başladılar.Mezopotamya’da çivi yazısının ortaya çıkmasından birkaç yüzyıl sonra Eski Mısır’da hiyeroglif yazısı doğmuştur. Mayalar ve Aztekler gibi Amerika’nın eski uygarlıkları da Eski Dünya’dan bağımsız olarak farklı yazı sistemleri bulmuş ve kullanmışlardır.

Sümerlerde yazının icadı kentlerin ortaya çıkışı,tarım üretiminin artması, ticaretin gelişmesi gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkmıştır . Sosyal ve ekonomik ilişkilerin artmasıyla yazının icadı bir ihtiyaç olarak ortaya çıktı. Başlangıçta alışveriş gibi ticari faaliyetleri kayıt
altına almak için ilgili malları temsil eden
semboller kullanılmaya başlandı. Bu semboller genellikle ilgili nesnenin basitleştirilmiş bir resmiydi. Zamanla semboller arttı. Günlük hayattaki somut nesnelerin yanı sıra, soyut kavramlar için de semboller kullanılmaya başladı.
Başlangıçta her bir sembol bir nesneyi anlatan kelimeye karşılık gelirken, zamanla seslere karşılık gelen semboller ortaya çıktı. Yazının şekli de değişti. Resme benzeyen şekillerden bu resimlerle pek bir alakası kalmayan işaretlere doğru evrildi.
Yazının önemi
Yazı sayesinde geçmişte yaşanmış olaylarla ilgili kayıtlara kolayca erişebiliyoruz. Ayrıca yazı ile başkalarının duygu ve düşüncelerini öğrenebiliyor, birçok konuda bilgi edinebiliyor ve yüz yüze görüşemediğimiz zamanlarda da iletişim kurabiliyoruz.
1. Öğrenme Becerilerimizi Geliştiriyor
Yazı yazarken el hareketlerinin çok hassas bir şekilde kontrol edilmesi gerekir. Bu nedenle yazarken beyindeki duyusal ve motor becerilerle ilgili bölgeler birlikte etkinleşiyor. Bu durum bilgilerin beyne kaydedilmesini yani öğrenilmesini de kolaylaştırıyor.
2. Belleğimizi Güçlendiriyor
Çalışma belleğinin kapasitesi sınırlıdır ve kaynaklarını o andaki belirli bir görevi yerine getirmek için kullanır. Diğer görevlerle ilgili düşünceleri ise engeller. Ancak olumsuz düşüncelerin engellenmesi zordur. Araştırmacılar, olumsuz duygu ve düşüncelerin yazılarak ifade edilmesi durumunda çalışma belleğinin kapasitesinin olumsuz tecrübeler için kullanılmadığını, böylece kaynakların adeta serbest kalarak daha iyi performans sergilenmesini sağladığını düşünüyor.
3. Ruh Hâlimizi İyileştiriyor
Yaşanılan travma veya olumsuz anıların yazı ile ifade edilmesi psikolojik sağlığımızı da olumlu etkiliyor. Yoğun olumsuz duygular ortaya çıkaran bu anılar hakkında yazmak, bu duyguların yazıya aktarılırken tekrar yapılandırılmasını sağlıyor. Ayrıca travmatik olaylar hakkında yazmak, kişilerin yaşadıklarını dışarıdan bir bakış açısıyla değerlendirmesine imkân veriyor.

Kaynak: Wikipedia, bilimgenc.tubitak.gov.tr